Su Krizi ve ISO 46001’in Önemi
1. Giriş: Su Krizi ve Sürdürülebilirlik Bağlamında ISO 46001
Küresel Su Krizi: Artan Tehdit
Dünya genelinde yaşanan su krizi, artık yalnızca çevresel bir sorun değil; ekonomik, toplumsal ve endüstriyel açıdan da kritik bir tehdit haline gelmiştir. Birleşmiş Milletler’in projeksiyonlarına göre:
-
2025 yılında dünya nüfusunun %50’sinden fazlası su stresi yaşayan bölgelerde yaşayacak.
-
2050 yılına kadar, suya olan talep %55 oranında artacak.
Bunun temel nedenleri arasında şunlar yer almaktadır:
-
Hızla artan nüfus
-
Kentleşme ve sanayileşme
-
Su kaynaklarının kirlenmesi
-
İklim değişikliği nedeniyle azalan yağış rejimleri ve kuraklıklar
Türkiye Örneği: Su Zengini Değil, Su Stresi Altında
Türkiye kişi başı yıllık su tüketimi açısından 1.300 m³ ile “su stresi altında olan ülkeler” kategorisindedir. Tarım, sanayi ve yerleşim yerlerinde suyun verimli kullanılamaması, kaçaklar ve geri kazanım oranlarının düşük olması bu durumu daha da kritik hale getiriyor.
Özellikle üretim sektörleri, suyu yoğun kullanan prosesleri nedeniyle risk altındadır.
♻️ Sürdürülebilirlik ve Su Yönetimi: İşletmeler İçin Zorunluluk Haline Geliyor
Artık yalnızca çevreye duyarlı olmanın ötesinde, “sürdürülebilir su yönetimi”, kurumların;
-
Rekabet gücü
-
Operasyonel verimlilik
-
Yasal uygunluk
-
Kurumsal itibar
açısından stratejik öncelikler arasında yer almaktadır.
Çözüm: ISO 46001 Su Verimliliği Yönetim Sistemi
Bu bağlamda ISO 46001, kurumların suyu sistemli, ölçülebilir ve sürdürülebilir bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyan uluslararası bir yönetim sistemi standardıdır.
ISO 46001:
-
Suyu bir kaynak değil, “yönetilmesi gereken bir değer” olarak ele alır.
-
Süreç bazlı analiz ve ölçüm esaslı iyileştirme döngüsü sunar.
-
Yasal mevzuatlara uyumu kolaylaştırır.
-
Çevresel ve finansal sürdürülebilirliği aynı anda destekler.
